Ak saçlı ak sakallı fırıncı, akşam yatmadan önce kararını vermişti. Bugün yine erkenden kalkacak ve kutsal saydığı işini büyük bir ciddiyetle yapacaktı. Sözünü tutmak için kalktığında henüz karanlıktı; kalktı ve hazırlık yapmaya başladı, adamları da yavaş yavaş gelmeye başlamışlardı. Hemen işe koyuldular. Yaşlı fırıncı kullanılacak malzemeleri önceden hazırlamıştı. Hamur akşamdan hazır hale gelmiş, mayalanmış, hamur kabarmıştı, tam zamanıydı. Hemen işe koyuldular, on kişi önce bıçakla hamurdan bir parça kesip diğerine atıyor, diğeri tartıp şekil verilecek olan kısımdaki arkadaşlarına ulaştırıyordu. Diğer arkadaşlarının yakmış olduğu fırının önündeki yaşlı fırıncı yanmakta olan fırının kapağını açıyor ve ekmekleri büyük bir ciddiyetle, onarlı bir halde, yanmakta olan fırının içine atıyordu. Üç saatlik bir zamanları vardı, bütün bu ekmekleri pişirip dağıtıma hazır hale getirebilmek için. Hepsi büyük bir gayretle çalışıyordu, çünkü bu ekmeklere insanların ihtiyacı olduğunu biliyorlardı. Ekmekler yavaş yavaş pişiyordu. Çok yorulmuşlardı ama bu iş onlar açısından artık kendileri için yapılan bir iş olmaktan çıkmıştı. Artık ekmek çıkartmak, insanlara bunu ulaştırmak, yaşlı fırıncının kan ter içindeki bu gayretine ortak olmak onlara büyük bir mutluluk vermeye başlamıştı. Derken sabah olmuş, hazırladıkları ekmeklerin kokusu, dağıtımla tüm dünyaya yayılırken onlar da yorgun ama mutlu bir şekilde “Bu işin ödülü nerede?” diyorlardı.
Bir Aşk Hikayesi
- 24 Eylül 2022·
Bilmiyordu bu duygu nasıl gelip içine yerleşmişti oysa herkes gibi yaşayıp gidecekti. Nereden çıktı şimdi bu aşk hikayesi diye sordu kendine. Ateş böceği kimdi Neydi bu duygu içini kemiren Nereden çıkmıştı Şimdi kime anlatacaktı derdini Nasıl anlatılırdı bilinmeyen Anlatmasa da delirecekti Neden bu ışığa özlem “Oysa karanlıktı onları…